Milletvekili Küçük TBMM genel kuruluna seslendi.

2024 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi ile 2022 Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanun Teklifinin 4. Maddesi Kullanılmayan Ödenek ve Tamamlayıcı Ödenek üzerine Milliyetçi Hareket Partisi grubu adına söz alan Küçük, Irak'ın kuzeyinde hain teröristlerin saldırısı sonucu şehit olan kahraman askerlerimize Allah'tan rahmet, ailesi ve silah arkadaşlarına sabırlar, yaralı askerlerimize acil şifalar dileyerek konuşmasına başladı.

Merkezi Yönetim Bütçesi hazırlanırken ne kadar çaba gösterilse de mali yıl içerisinde çeşitli sebeplerle tamamlayıcı ödenek uygulamasına başvurulmasının kaçınılmaz olacağını kaydeden Küçük, “Zira tamamlayıcı ödenek uygulamasına başvurulmasının sebeplerinden birisi mali yıl içerisinde karşılaşılan ödenek yetersizliği sorunundan dolayı ortaya çıkmasıdır. Bu noktada uygulamanın doğru çalışabilmesinin yolu ise kesin hesap kanunu ve tamamlayıcı ödenek gerektiren harcamalar üzerinde gerekli incelemelerin ve denetimlerin yapılmasıdır.  Çünkü bütçe hakkı içeriğiyle izin verme ve sınırlama özellikleri kadar, denetim özelliğini de barındırmaktadır. Uygulamada yalnızca izin verme ve sınırlamaya öncelik verilip, denetim aşamasında pasif kalınmaması gerekmektedir. Dolayısıyla bu iki uygulama aşamasında sebep olunan olumsuzlukların giderilmesi gerekmektedir” dedi.

“Türk milliyetçileri tarih boyunca necip Türk milletinin hep yanında olmuştur”

Bu konularla ilgili gerekli düzenlemeler yapılarak Türkiye’de bütçe hakkının gelişimine ve tamamlayıcı ödenek uygulamaların azalmasına katkı sağlayacağına inandığını ve kanun teklifini olumlu değerlendirip desteklediklerini ifade eden Küçük, “Hepimizin bildiği üzere Türk tarihinin ve aziz milletimizin şeref nişanesi olan cumhuriyetimizin 100. Yılını geride bıraktık. Asırları aşan şerefli ve tertemiz bir maziye sahip Türk milleti, emperyalizme karşı kazanmış olduğu Kurtuluş Savaşı ve sonrasında kurmuş olduğu modern cumhuriyet ile tüm dünyaya örnek teşkil etmiştir. Bu bilinç ile her şeyden önce belirtmek isterim ki; cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının emaneti emin ellerdedir. Cumhuriyetimiz, kurucu değerleri ve milletimizin tarihsel müktesebatından güç alarak ilelebet payidar kalacaktır. Aradan geçen yüz yıl, iyisiyle kötüsüyle Türkiye’yi bugünlere getiren hizmetlerle doludur. Kalkınma ve modernleşme sürecimize katkı sunmuş, güçlü ve büyük Türkiye için mücadele etmiş herkesi minnetle anmak isterim. Elbette bu noktada varlığını Türk milleti ve devletinin bekasına adamış ülkücü harekete de ayrı bir hassasiyetle değinmek gerekmektedir. Demokrasiyle ikiz bir gelişim sürecine sahip milliyetçilik, Türk siyasal hayatında da oldukça belirleyici olmuş ve bunun da yegane temsilcisi Milliyetçi Hareket Partisi olmuştur. Türk milliyetçileri tarih boyunca necip Türk milletinin hep yanında olmuş, bu milletin daima güçlü bir devlete sahip olması için çalışmıştır” diye konuştu.

“Türkiye’nin özellikle son dönemde en yoğun mücadele alanlarından biri de şüphesiz ki dış baskılar olmuştur”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin kararlı duruşları ve milli hassasiyetleri temelinde kurulan ve yoluna devam eden cumhur ittifakının Türkiye’ye pek çok alanda çağ atlatmaya devam ettiğini kaydeden Küçük, “Milli ve manevi hassasiyetlere haiz herkesin takdirle karşılayacağı tarihi hamleler yapmaktadır. Bu anlamda inananların kalbinde önemli yeri olan Ayasofya’nın yeniden ibadete açılması, Türk dünyasının içini acıtan işgal altındaki Karabağ’ın işgalden kurtarılması, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sınırları içerisinde yer alan ve 46 yıldır kapalı olan Maraş bölgesinin kullanımına açılması, ülkemizin bölgesinde oynadığı tarihi role kadar pek çok adım Türk tarihinin şerefli sayfalarında yerini almıştır. Türkiye’nin terör örgütlerine karşı tavizsiz mücadelesi ve operasyonları ülkemizde güven ortamının güçlenmesine ve yıllardır enerjimizi sömüren emperyalist bir proje olan terör sorununun çözümüne yönelik önemli mesafe kat edilmesini beraberinde getirmiştir. Bununla birlikte Güneydoğu Anadolu bölgesindeki petrol keşfinden Karadeniz’deki doğalgaz keşfine kadar, Türkiye’nin ikinci yüzyılda enerji alanında da üretici ve kendine yetme noktasında büyük mesafe kat etmiş bir ülke olmasını sağlayacak adımlar ümit vericidir. Devletimizin en önemli mihenk taşlarından birisi de şüphesiz ekonomik bağımsızlık ve büyük Türk milletinin müreffeh bir hayat yaşamasıdır. Türkiye’nin özellikle son dönemde en yoğun mücadele alanlarından biri de şüphesiz ki dış baskılar olmuştur. Türkiye’nin gerek Doğu Akdeniz’deki egemenlik haklarını korumaya yönelik olumlu ve dirayetli çalışmaları, gerekse Suriye’nin kuzeyinde oluşturulmaya çalışılan terör devletine karşı somut mücadelesi tarihe birer not olarak geçmiştir. Yalnızca askeri ve diplomatik mücadele değil, Türkiye Cumhur İttifakı dirayetli birlikteliğiyle, dış politikadaki bağımsız çizgisini, Türk dünyasıyla olan ilişkilerini kat be kat geliştirerek planlı ve diplomatik atılımlar da yapmaktadır” ifadelerini kullandı.

“Üzerinde yaşadığımız bu cennet vatanımızın değil bir parçasını, tozunu bile kimse ile tartışmaya açmayacağız”

Başbuğ Alparslan Türkeş’in aktif siyasete taşıdığı “Esir Türklere Özgürlük” şiarının önce gerçek olduğunu gördüklerini şimdi de Türk Devletleri Teşkilatı ile bir birliktelik sağlandığını ve bu birlikteliğin her geçen gün biraz daha güçlendiğini dile getiren Milletvekili Küçük, “Türk hükümetini eksikliklerini görerek eleştirmek ayrı bir şey,  bu eksiklikleri görüp düzeltmek yerine var olan kazanımları hafife alıp inkar etmek, yok saymak, hatta eksikliklerin arkasına saklanıp ülkemizin yürüdüğü kutlu yolculuğuna pusu kurmak ayrı bir şeydir. Var olanı korumak kollamak sahip çıkmak bu noktada boynumuzun borcudur.  Aynı coğrafyada yaşayıp hayat bulduğumuz bu topraklarda hiç bir insanımızı ayrıştırmadan bu milletin şerefli bir ferdi kabul edip, bizden koparılmalarına asla izin vermeyeceğiz. Üzerinde yaşadığımız bu cennet vatanımızın değil bir parçasını, tozunu bile kimse ile tartışmaya açmayacağız. Hiçbir şey ülke bütünlüğünden daha aziz, ülkenin bağımsızlığından daha değerli değildir. Türk Milletinin Mukaddesatı için, hiçbir zaman saklamadığı güç, kanıdır. Türk yüzyılının inşası için oldukça önemli olan bütçemizin hayırlı olmasını diliyor, bütçenin hazırlanmasına katkı sunan herkese, özellikle de Sayın Cumhurbaşkanımız ve kabinenin kıymetli üyelerine teşekkürlerimi iletiyorum” dedi.